Şişedeki toplam oksijen miktarını bilmek niye önemli?

Bugüne kadar şişenin içindeki oksijenin sadece sıvı kısmı ölçülebiliyordu ve ölçüm şişe kapandıktan sonra mantarı delen bir iğne ile şişe içindeki sıvıya ulaşılıp yapılıyordu. Oysa araştırmalar sonucunda ortaya çıkan sonuç şişe içindeki oksijen miktarının neredeyse %70’nin kafa boşluğunda yani sıvının en üst seviyesi ile şişeye yerleştirilen mantar veya kapağın alt kısmında oluştuğudur.

Nomacorc firmasının geliştirdiği NomaSense oksijen ölçüm aleti ile sıvı ölçümü yanı sıra işte bu kafa boşluğundaki oksijeni de ölçerek bir şişenin içindeki toplam oksijen miktarı belirlenebilinmektedir (TPO - Toplam Paket Oksijeni). Üstelik tüm bu ölçümler mantar delinerek değil, şişenin dışından optik olarak okunarak yapılmaktadır.

Nomacorc’un Select serisindeki sentetik mantarlar ekstrusyon diye tabir edilen iki maddenin herhangi bir yapışkan kullanmadan ısı ile birleştirilmesiyle üretilmektedir. Nomacorc mantarı dış deri diye tabir edilen ince bir tabakanın içinde köpüğü andıran ve yoğunluğu ürün tipine göre ayarlanabilen bir iç kısımdan oluşuyor. Mantarın bu şekilde üretilmesinin birkaç önemli nedeni var.

Dış derinin özelliği elastik olması ve bir şişenin ağzının formunu anında alması. Bu şekilde sızıntı ve oksijenin şişenin cidarlarından girmesi problemi ortadan kaldırılıyor. Bundan dolayı şarabın şişelenmesini takiben dik olarak kutulara hemen yerleştirilmesi mümkün oluyor. Doğal mantarlarda bu mümkün değil, çünkü mantarlar şişeye yerleştikten sonra mantarın genişlemesi için bir müddet geçmesi gerekiyor. Yine aynı şekilde şarap şişesi yatık bir şekilde korunmaz ise bir süre sonra doğal mantarda kuruma başlayıp, kırılmalar ve fazla oksijen alma problemleri de yaşanabiliyor.

Dış deri ve iç dokunun ayrı maddelerden oluşmasının ikinci en büyük yararı, iç dokunun yani köpüğün yoğunluğunun üretim esnasında ayarlanabilmesidir. Nomacorc’un geliştirdiği teknoloji sayesinde her bir mantar tipinin 3 aydan, 6 aydan veya 12 aydan sonra ne kadar oksijen içeri aldığını bilebiliyorsunuz. Örneğin Select 700 mantarları birinci sene sonunda 3.4mg oksijen alırken Select 100 serisi 1.2mg alıyor.

NomaSense cihazı ile şişenin içindeki toplam oksijen miktarı ölçülebildiğinden Select mantarları ile şarabın raf ömrünü istediğiniz gibi ayarlamanızı sağlıyor. Şişe içinde yıllanmasını istediğiniz bir şarap için Select 300 uygunken, çok kompleks aromalı bir Sauvignon Blanc için Select 100 daha uygun olabiliyor.

En önemlisi ise aynı zamanda şişelenmiş şarapların tat, aroma ve diğer özelliklerinin her şişede aynı olması sağlanıyor. Şarap sevenlerin hemen her ülke ve kıtada birleştiği bir nokta içtikleri şarabın her şişede aynı istikrarda olmasıdır.

Yapılan araştırmalar da bunu göstermekte. Fransa ve İtalya gibi şarap kültürleri çok ileri ülkelerde bile tüketicilerin şişe mantarlarına yaklaşımları değişmekte. Şu anda Amerikada her üç, Fransada her beş şişeden biri Nomacorc kullanıyor ve bu rakam her sene artıyor. İlk önceleri averaj şaraplarda kullanılan bu tür mantarlar şimdi Premium şaraplarda da kullanılıyor. Örneğin 2014 senesinde Wine Enthusiat tarafından 17.500 şarap arasından birinci seçilen Ken Wright Cellar Pinot Noir Select Bio ürünü ile kapanmıştır.

Tüketici mantarın doğal veya sentetik olmasından ziyade şarabın kalitesine bakıyor. Aynı şaraptan açtığı 3 şişenin birinin bozuk çıkması tüketicinin gözünde şarabın değerini düşürüyor. Hele ilk defa denedikleri bir şarap bozuk çıktığında bir daha o şarabı deneme şansı oldukça azalıyor hatta kayboluyor. Şarap üreticisinin bu yeni teknoloji ile bunun önüne geçmesi artık mümkün.